MODÜLER YAPI FABRİKALARI
KURULMASINI SAĞLAYACAĞIZ

Hem deprem bölgesinde hem de yakın gelecekte dünyanın en büyük barınma ihtiyaçlarının doğacağı coğrafyada konumlanmış ülkemizde; otomobil fabrikası gibi modüler yapı fabrikaları kurulmasını sağlayacağız.

Consera Kurucusu ve Türk Yapısal Çelik Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Melih Şimşek, Consera‘nın son üç yılda yüzde 30 gibi yüksek bir oranla büyüdüğünü ve bu rakamların modüler yapıya olan ihtiyacı gösterdiğini söyleyen Şimşek, “2024’te modüler çelik yapı üretimine yatırım yapmaya devam edeceğiz. Üç senede iki üretim tesisi kurmayı planlıyoruz. Ayrıca modüler yapılarımızı son kullanıcılara ulaştıracak ekosistemler yaratacağız” dedi.

Türkiye’deki yapılanmanızı anlatır mısınız? 2024 yılı için gündeminizde neler var?
Ne gibi yatırımlara ve projelere imza atacaksınız?

Consera, Türkiye’nin ilk “off-site construction” yani “saha dışı yapı üretimi/modüler inşaat” markası. Çelik yapı sektöründeki 2,5 milyon metrekarelik deneyimimizle, ülkemizde depreme dayanıklı ve sürdürülebilirliğe uygun yapı sistemlerini yaygınlaştırma misyonuyla hareket ediyoruz. Bünyemizde babamız Fikri Şimşek’in 1971’te geleneksel bir inşaat şirketi olarak kurduğu Akşan Yapı; 2001’de kardeşlerim Mert ve Müge Şimşek ile hayata geçirdiğimiz, Türkiye’nin ilk ve hafif çelik konusunda en deneyimli fabrikası Akkon Çelik ve “Fabrikadan Halka” anlayışıyla çalışan, Türkiye’nin ilk endüstriyel modüler konut markası Homera ile sektöre birçok yenilik getiriyoruz.

Dominik, Belçika, Venezuela, Bulgaristan, Hollanda gibi 32 ülkeye modüler çelik yapı ihraç ediyoruz. Consera‘nın son üç yılda yüzde 30 gibi yüksek bir oranla büyümesi, modüler yapıya ihtiyacı gösteriyor. 2024’te modüler çelik yapı üretimine yatırım yapmaya devam edeceğiz. Üç senede iki üretim tesisi kurmayı planlıyoruz. Ayrıca modüler yapılarımızı son kullanıcılara ulaştıracak ekosistemler yaratacağız. Dominik Cumhuriyeti’nde Acun llıcalı için çelik ve modüler çelik karma yapı sistemiyle 12 ay gibi kısa sürede inşa ettiğimiz 236 odalı, 16 bin metrekare kapalı alana sahip otel çok ilgi çekti. Bir Türk şirketi olarak knovv-hovv ihraç ettiğimiz proje, hükümetin de dikkatini çekince bizim mühendislerimizle bu yapı yöntemlerine ait yerel yönetmelikler yazılarak kanunlaştırıldı. Dominik’te yeni projelere imza atacağız.

Modüler Yapı ve Çelik Yapı teknolojilerinde son dönemde ne gibi teknolojik gelişmeler yaşanıyor?

Dünya yapı sektörü hızla endüstrileşiyor ve Toyota, Tesla, Amazon, İkea gibi dev markalar modüler yapı üretimine girdi. Sahada yapılan işler, her geçen gün maksimum seviyede fabrika ortamında gerçekleştiriliyor. Endüstri 4.0 anlayışıyla, yapı ihtiyaçları çok yakın tarihte robotların üretim yaptığı fabrikalarda karşılanacak. Özellikle konutların bir inşaat değil, bir ürün olacağı zamana gireceğiz. Biz de robotik yapıya geçmek için 1.5 yıldır iyi bir ekipten Lean Production (Yalın Üretim) danışmanlığı alıyoruz. Consera olarak hem deprem bölgesinde hem de yakın gelecekte dünyanın en büyük barınma ihtiyaçlarının doğacağı coğrafyada konumlanmış ülkemizde; otomobil fabrikası gibi modüler yapı fabrikaları kurulmasını sağlamak istiyoruz. Böylece depreme karşı güvenli yapılara kavuşacağımız gibi, komşu ülkelerdeki barınma sorunlarına çözümler sunarak, dünya sektöründeki yerimizi güçlendireceğiz. Ayrıca ülkemizde inşaatın ürünleşmesini sağlayıp adeta lego gibi ihracatını yaparak, ekonomimize yüksek katma değer kazandıracak bir sistem getirmiş olacağız.

Ürünlerinizden en yüksek verimliliğin sağlanması için önerileriniz nelerdir? Ürünlerinizle depreme karşı dayanımda ne gibi katkılar sağlıyorsunuz? Son dönem referanslarınızdan da örnekler verir misiniz?

Çelik ve modüler çelik yapılar, tüm dünyada depreme karşı en dayanıklı inşa yöntemi olarak kabul görüyor.

Deprem bölgesinde olan ülkemizde de yapı metodolojisinde değişim şart. Çelik ve modüler çelik yapılar, endüstriyel ortamda denetlenerek üretildikleri için geleneksel yapılara göre çok daha güvenilir, insan hatasını en aza indiriyorlar. Ayrıca geleneksel yapılara göre 7-8 kat daha hafif olduklarından deprem yükünü bu oranda daha az alarak, depremlerden daha az etkileniyorlar. En az iki kat daha hızlı inşa ediliyorlar. Geri dönüşüme imkân verdikleri için sürdürülebilirler.

İnşaatına yeni başladığımız Zekeriyaköy Kuzeybükü, piyasada güvenli konut anlayışına örnek teşkil edecek. Yaklaşık 9500 metrekare arsa ve 12 bin metrekareden fazla inşaat alanı olan, 7 blok 42 sıra evden oluşan, Teğet Mimarlık’ın tasarladığı Kuzeybükü, deprem açısından en güvenli bölgelerden birinde kuruluyor. Yeşil alanın büyük bölümünü oluşturduğu proje, şehir koşturmacasında nefes aldıracak.

Öte yandan “Fabrikadan Halka” anlayışıyla anahtar teslim yapabilen Homera markamız, geleneksel ev sahibi olma yöntemine bir alternatif getirirken, kentsel dönüşümde kısa sürede depreme karşı dayanıklı binalara kavuşulmasını sağlıyor. Özellikle hasar alması halinde büyük kayıplar yaşanacak okullar, yurtlar, hastane gibi yapıların yeniden inşa edilerek hızla güvence altına alınması hedeflerimiz arasında.

Son olarak eklemek istedikleriniz ve sektöre mesajınız nedir?

Dünya inşaat sektöründeki yerimizi koruyarak güçlendirmek, depreme karşı güvenli yapılara kavuşmak, sürdürülebilir bir inşaat sektörü yaratabilmek için çelik ve modüler çelik yapı yönteminin ülkede yaygınlaşması şart. Üç senede bir milyon konut üretebilmek için 2 milyon ton yapısal çelik, 72 bin insan ve 5 adet 100 bin metrekarelik fabrika alanına ihtiyaç var. Türkiye 50 milyon ton çelik üretiyor ve 2023 verilerine göre 3.5 milyon işsizimiz var. Özetle, sadece rutinimizi değiştirip modüler çelik yapı endüstrisini kurarak, üç yılda bir milyon modüler çelik konut üretmemiz mümkün. Dünyanın en büyük modüler çelik yapı endüstrisine sahip ülkesi olmak için yapmamız gereken tek şey, ön yargılarımızdan kurtulmak.

Söyleşi: Murat Tanık

BU HABERİ PAYLAŞ